Çin “insan deneyleri” mi yapıyor? Çin “insan deneyleri” mi yapıyor?

Çin “insan deneyleri” mi yapıyor?

Çin “insan deneyleri” mi yapıyor?

05/12/2020 12:11

ABD’li üst düzey yetkili, Çin’in biyolojik olarak geliştirilmiş süper askerler yaratmak için insan deneyleri yaptığını söyledi
BU HABERİ
PAYLAŞ

ABD istihbaratının üst düzey bir yetkilisi Cuma günü yaptığı açıklamada, Çin’in “biyolojik olarak geliştirilmiş yeteneklere sahip” askerler geliştirmek amacıyla Halk Kurtuluş Ordusu üyeleri üzerinde “insan testi” yaptığını bildirdi.

Ulusal İstihbarat Müdürü John Ratcliffe, bu iddiayı, Çin’in ABD’ye karşı en önemli ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğunu öne sürdüğü uzun bir Wall Street Journal makalesine dahil etti.

Teksas’tan Cumhuriyetçi eski bir Kongre üyesi olan Ratcliffe, “Pekin’in güç arayışında etik sınırlar yok” diye yazdı.

Ratcliffe’nin ofisi ve CIA, Çin’in “Kaptan Amerika”, “Durdurulamaz Güç” ve “Evrenin Askerleri” gibi Hollywood filmlerinde tasvir edilen türden “süper askerler” yaratmaya çalıştığı fikrini detaylandırma taleplerine hemen yanıt vermedi.

Geçen yıl, iki Amerikalı bilim insanı, Çin’in insan -ve belki de asker- performansını artırmak için genom düzenleme teknolojisini kullanmakla ilgilendiğine dair işaretler de dahil olmak üzere, Çin’in savaş alanında biyoteknoloji uygulamaları kullanma hedeflerini inceleyen bir makale yazdı.

Özellikle, bilim adamları, “kümelenmiş düzenli aralıklı kısa palindromik yinelemeler”nin kısaltması olan genom düzenleme aracı CRISPR kullanarak Çin’in araştırmalarını incelediler. CRISPR, genetik hastalıkları tedavi etmek ve bitkilerin formunu değiştirmek için kullanıldı. Ancak Batılı bilim adamları, sağlıklı insanların performansını artırmak için genlerle oynamasının etik olmadığını düşünüyor.

Yeni Amerikan Güvenlik Merkezi’ndeki Çin Savunma Teknolojisi Uzmanı Elsa Kania ve Çin konusunda danışmanlık yapan eski donanma subayı Wilson VornDick “CRISPR’nin gelecekteki savaş alanlarında insan yeteneklerini artırmak için potansiyel olarak kullanılması şu anda yalnızca varsayımsal bir olasılık olmaya devam ederken, Çinli askerî araştırmacıların bunun potansiyelini keşfetmeye başladığına dair göstergeler var.” diye yazdılar.

Araştırmacılar askerî bir gazetedeki 2015 tarihli bir makaleden şöyle bir alıntı yaptılar “Çinli askerî bilim adamları ve stratejistler, biyoteknolojinin gelecekteki Askeri İşlerde Devrim (RMA) için yeni bir stratejik hakimiyet sağlayabileceğini sürekli olarak vurguladılar.”

Önde gelen bir Çinli general de 2017’de “modern biyoteknoloji ve bunun enfermasyon, nano (teknoloji) ve bilişsel vb. alanlarla entegrasyonunun silahlar ve teçhizat, savaş alanları, savaş biçimleri ve askeri teoriler üzerinde devrim niteliğinde etkileri olacağını söyledi.”

VornDick, bir telefon röportajında, bu tür bir araştırmanın savaşta sağlayabileceği avantaj konusunda, insan genleri ile oynamanın sonuçlarından daha az endişe duyduğunu söyledi.

VornDick “Genetik organizmalarla oynamaya başladığımızda, öngörülemeyen sonuçlar olabilir” dedi.

Çin hükümetinin temsilcileri, konu hakkında yorum talebine hemen yanıt vermedi.

Ratcliffe’nin yazısının genel mesajı, Çin’in Amerikan ekonomik ve ulusal güvenliğini tehdit eden tehlikeli bir düşman olduğu idi.

Ratcliffe “Çin Halk Cumhuriyeti bugün Amerika için en büyük tehdidi ve İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana dünya çapında demokrasi ve özgürlüğe de en büyük tehdidi oluşturuyor.” diye yazdı. “İstihbarat açık: Pekin, ABD’ye ve gezegenin geri kalanına ekonomik, askeri ve teknolojik olarak hükmetme niyetinde.”

Fox News’e verdiği röportajda Ratcliffe, seçilen Başkan Joe Biden’ı da Çin konusunda “dürüst olmaya” çağırdı.

NBC News’in bildirdiği gibi, Biden ve dış politika danışmanları Çin’in büyük bir tehdit oluşturduğu konusunda hemfikir, ancak Trump yönetiminin cevap olarak maddi bir şey değil yapmadığına, daha çok gürültü çıkardığına inandıklarını söylüyorlar.

Kaynak: NBC News