"Türkiye’nin özel askeri şirketlere ihtiyacı var" "Türkiye’nin özel askeri şirketlere ihtiyacı var"

"Türkiye’nin özel askeri şirketlere ihtiyacı var"

"Türkiye’nin özel askeri şirketlere ihtiyacı var"

18/12/2019 11:31

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Adnan Tanrıverdi, Libya’ya özel askeri şirketler aracılığıyla asker gönderilmesinin daha iyi olacağını söyledi
BU HABERİ
PAYLAŞ

Son yıllarda ABD ve Rusya çatışma bölgelerinde düzenli askeri güçlerinden çok paralı askerlerden oluşan özel askeri şirketleriyle boy gösteriyor.

İlk olarak ABD menşeili paralı asker şirketi Blackwater, 2001’deki Irak işgalinin ardından bu ülkede boy gösterdi ve bazı insan hakları ihlallerine karıştı.

ABD’nin ardından Rusya da Wagner adıyla paralı askerlerin görev yaptığı özel bir şirket kurdu.

İlk defa Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan krizde ortaya çıkan bu şirketin Suriye sahasında da aktif faaliyet gösterdiği, kimi zaman da çatışmalara girdiği iddia edildi.

Paralı asker çalıştıran şirketler Türkiye'nin de gündeminde

Devletlerle irtibat içerisinde faaliyet gösteren paralı asker şirketlerinin artan faaliyeti de Türkiye’nin de dikkatinden kaçmamış durumda.

10 Aralık 2019 günü Bilkent Üniversitesi’nde Dünya İnsan Hakları Günü kapsamında katıldığı toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öğrencilerden gelen “Libya’ya asker gönderecek miyiz?” sorusu üzerine şöyle cevap vermişti:

“Asker gönderme konusunda biliyorsunuz şu anda Rusya'dan bir güvenlik şirketi söz konusu. Bu şirket, oraya güvenlikçilerini göndermiş vaziyette. Eğer Libya bizden böyle bir talepte bulunursa, o zaman Libya'ya da aynı şekilde elemanlarımızı gönderebiliriz. Bunlar bizimle böyle bir güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra zaten önümüzde de herhangi bir engel söz konusu değildir.

Erdoğan daha sonra katıldığı bir televizyon programında da Libya’daki özel güvenlik şirketlerinin varlığına şu sözlerle dikkat çekmişti:

“Şu anda Libya'da, orayla hiçbir ilgisi, alakası olmayan, resmi bir davetin olmadığı ülkeler, buralara kendilerindeki bazı özel güvenlik güçlerini göndermişlerdir. Şu anda onlar Libya'da bu tür illegal faaliyetler gösteriyorlar. Bunların aşılması lazım.”

Bir nevi özel ordu

Erdoğan’ın açıklamalarından sonra Türkiye’nin Libya’ya TSK'ya bağlı düzenli birlik göndermek yerine tıpkı ABD ve Rusya’da olduğu gibi özel askeri şirketler bünyesinde paralı asker mi göndereceği sorusu akıllara geldi.

Türkiye’de halihazırda Amerikan Blackwater ya da Rus Wagner gibi farklı ülkelere paralı asker gönderebilen bir şirket yok.

Her ne kadar özel şirket gibi kurulsalar bunun için ayrı bir yasal düzenleme çıkması gerekiyor.

Şu anki mevcut güvenlik şirketlerinin paralı asker çalıştıran yabancı özel askeri şirketlerle hiçbir ilgileri yok. Özel askeri şirketler bir nevi küçük ordular durumundalar.

“SADAT'ın paralı asker statüsünde faaliyeti yok"

Başkan Erdoğan’ın açıklamalarından sonrası merak edilenleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başdanışmanı olan ve Uluslararası Savunma ve Danışmanlık Şirketi’nin (SADAT) kurucusu olan Emekli Tümgeneral Adnan Tanrıverdi yanıtladı.

Tanrıverdi, Türkiye’de SADAT’ın kimi ülkelerin silahlı kuvvetlerine eğitim hizmeti verdiğini henüz Libya için böyle bir girişimin gelmediğini belirterek sözlerini şöyle devam ettirdi:

“SADAT, danışmanlık, eğitim donatım hizmetleri veriyor. Özel askeri şirketler gibi daha doğrusu paralı asker statüsünde faaliyeti yok. Öyle bir gayreti de yok. Bu tür şirketler ABD, İngiltere, Rusya’da var. Ülkeleri dış politikalarının enstrümanı olarak bunları kullanıyor. Silahlı kuvvetlerinin olmadığı yerlerde bunlardan faydalanıyorlar. Rusya’da emekli askerlerden oluşuyor. ABD’de tamamen özel şirketler olarak faaliyet gösteriyorlar. Emekli askerler ya da kendileri asker olanlardan oluşuyor. Amerikan şirketleri yurtdışında beş milyon dolardan az iş alınca denetim dışında oluyor ama beş milyon dolardan fazla iş alırlarsa ABD Dışişleri Bakanlığı’nın kontrolüne girmeleri gerekiyor.”

“Böyle bir şirkete ihtiyaç var"

"Türkiye’nin böyle bir şirkete ihtiyacı var mı" sorusuna “Kesin böyle bir şeye ihtiyaç var. TSK, belli dost ülkelere eğitim desteği veriyor. Bu şirketler sayesinde asli görevini aksatmayacak bu ihtiyacı karşılayacak” diyen Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’nin köklü bir askeri geleneği var. Emeklilerden, yeni terhis olan askerlerden istihdam ederek dost ülkelere hizmet verebilirler. Böyle olursa dış politikanın enstrümanı olarak kullanılacak bir avantaj oluyor.”

Resmi askeri güç göndermekten daha kolay

Bir ülkeye resmi askeri güç göndermek için anlaşma gerektiği ve ne kadar askerin gönderileceğinin de bu anlaşmaya bağlı olduğunu söyleyen Tanrıverdi, özel askeri şirketler ile belirlenen miktarda adam gönderilerek uluslararası kontrolün de dışına çıkılabileceğini de kaydetti.

Ordular ile aynı donanıma sahip olabiliyorlar

Türkiye’de halihazırda faaliyet gösteren özel güvenlik şirketlerinin kullanabileceği silahlar hayli sınırlı. Tabanca ve sayı ile sadece görev süresince verilen otomatik silah dışında silah edinmeleri mümkün değil. Özel askeri şirketlerin ise yeri geldiğinde kendi tankları bile olabiliyor.

Tanrıverdi yine mevzuata dikkat çekerek böyle bir şirket kurulması halinde yapılacak düzenleme ile görev alınacak ülkenin silah ve teçhizatından faydalanabileceğini söyledi.

"Libya'ya özel askeri şirket ile asker gitmesi faydalı olur"

Tanrıverdi, Libya’ya özel askeri şirketler aracılığıyla asker gönderilmesinin daha iyi olacağını iddia ederek gerekçelerini şöyle anlattı:

- TSK, ülkemizin güvenliği için var. Bunun bir kısmını oraya tahsis edince görev aldığı yerlerden kısmış olacağız. Öyle olursa TSK’ya yük olmaz.

- Kurulacak birlikler askerliğini muvazzaf olarak yapıp emekli olmuş tecrübeli askerlerden oluşacağı için kurulacak özel birliklerin iyi yönetilmesi halinde muharebe gücü daha iyi olabilir.

- Ülkeye ihraç malzemesi gibi döviz getirisi var. Kendi TSK’mızı oraya göndermek yerine bu tür özel şirketler vasıtasıyla bu işi yapmak daha faydalı.

“Şirketler kesinlikle devlet denetiminde olmalı"

Paralı asker bulunduran özel askeri şirketlerin kurulması halinde bunların tam anlamıyla devlet denetimi altında olması gerektiğini söyleyen Tanrıverdi, “Türkiye buna geç kalmamalı. Bu imkanı kullanacak mevzuat çıkarmalı” dedi.

Kaynak: Yeni Akit