Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı

Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı

Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı

18/03/2021 14:47

Türkiye'de ilk uçaklardan bu yana ilgiyle izlenen havacılık, askerî anlamdaki önemini ilk olarak Çanakkale Savaşı’nda kazandı
BU HABERİ
PAYLAŞ

TUSAŞ tarafından 2 ayda bir yayımlanan “TUSAŞ MAG” dergisinin 120. sayısında Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı’nı konu edinen bir yazıya yer veriliyor.

TUSAŞ MAG dergisinin 119. sayısına, mobil uygulamamızın dergi bölümünden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz.

Dergide yer alan “Osmanlı Hava Kuvvetleri ve Çanakkale Savaşı” başlıklı yazıyı, takipçilerimize sunuyoruz:

OSMANLI HAVA KUVVETLERİ VE ÇANAKKALE SAVAŞI

Büyük mücadelelerin ardından kazanılan Çanakkale Savaşı, havacılığın önemi ve gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. Envanterinde yer alan az sayıdaki uçağı İtilâf Devletleri’nin güçlü filosuna karşı büyük bir askerî dehayla kullanan Osmanlı Hava Kuvvetleri savaşın seyrini değiştirerek hem yeni bölgeleri keşfetmiş hem de havacılığın askerî alandaki gücünü Çanakkale Savaşı’yla gözler önüne sermiştir.

İlk uçaklardan bu yana ilgiyle izlenen havacılık, askerî anlamdaki önemini ilk olarak bu topraklarda, Çanakkale Savaşı’nda kazanmıştır. Yetersiz sayıdaki uçaklarını en etkin şekilde kullanan, keşif ve gözetleme yaparak diğer devletlerin her hamlesini önceden bilen Osmanlı Devleti, Hava Kuvvetlerinin ortaya koyduğu taktiklerle savaşın seyrini değiştirmiş, kara ve denizde verdiği büyük mücadelelerin ardından ise Çanakkale’den büyük bir zaferle dönmüştür.

Osmanlı Hava Kuvvetleri

1909 yılında Hava Kuvvetleri için atılımlar gösteren Osmanlı Devleti, 1910 yılında bu çalışmaları geliştirir ve Avrupa’ya bir inceleme kurulu, Paris’te toplanan Uluslararası Havacılık Konferansı’na da bir heyet gönderir. Yılsonunda ise Avrupa’ya, yetiştirilmek üzere genç isimler gönderilir. Ancak yaşanan maddi zorluklar nedeniyle gerekli ödenek bulunamaz ve 1911 yılına kadar beklenir. Havacılığın gelecekteki yerini öngören devlet, Harbiye Nazırı Mahmut Şevket Paşa’nın emriyle 1 Haziran 1911 tarihinde tayyarecilik komisyonunu kurar. Bu kurul, yurt dışına gönderilecek personelin seçimini yapacak ve havacılık işlerini yürütecektir. Hava Kuvvetlerimizin temeli ise kurulla birlikte atılmıştır.

Tayyare komisyonunun 28 Haziran 1911 tarihinde yaptığı sınavda en yüksek notu alan Süvari Yüzbaşı Fesa Bey ile İstihkâm Teğmeni Yusuf Kenan Bey, uçuş eğitimi için 1911 yılının Temmuz ayında Fransa’daki Bleriot Fabrikası’nın uçuş okuluna gönderilir. Türkiye, büyük devletlerle eş zamanlı olarak askerî havacılık teşkilatının temelleri atmıştır.

Yüzbaşı Fesa Bey Fransızların 780’inci, Türk ordusunun da 1 no’lu brövesini, Yusuf Kenan Bey ise Fransızların 797’nci brövesini alarak yurda döner. Aynı yıl, sekiz Türk subayı daha Fransa’ya uçuş eğitimine gönderilir. Böylece, 1912 yılı başlarında Osmanlı ilk pilotlarına ve ilk uçaklarına kavuşur, 3 Temmuz 1912’de de İstanbul Yeşilköy’de hava okulunun açılmasıyla birlikte ise pilotlarını yetiştirmeye başlar.

Balkan Savaşı

8 Ekim 1912’de başlayan ve dört devlete karşı bir yıl boyunca sürecek olan Balkan Savaşları’nın ilk safhasında istenen başarı yakalanamaz. Türk havacıları Balkan Savaşı’nın ikinci safhasında büyük başarılar elde eder. Balkan Savaşı’nın ardından, çalışmalar hızlanır, yeni uçaklar alınır ve Haziran 1914’te Yeşilköy’de Bahriye Tayyare Mektebi kurulur.

Türk Hava Kuvvetleri 1914 yılında Kıtaatı Mevaki-i Müstahkeme Müfettişliği emrinden alınarak, Muhabere ve Muvasala Şubesine bağlanır ve "Teşkilat-ı Havaiye Müfettişliği" adını alır.

Çanakkale Savaşı ve Hava Harekâtı

Tarih, 19 Şubat 1915’i gösterdiğinde Çanakkale Savaşı resmen başlamıştır. Bu esnada Osmanlı’nın, Tarık Bin Ziyad, Edremit, Ertuğrul adlarını taşıyan üç adet Bleriot XI-2, Osmanlı adını taşıyan bir adet Deperdussin A, bir adet Ponnier, Fethi adını taşıyan bir adet Rumpler A4/13 uçağı vardır. İki uçak ise onarım hâlindedir. Görev başında Türk Hava Kuvvetlerinin en deneyimli pilotlarından Pilot Üsteğmen Fazıl, Pilot Yüzbaşı Savmi ve Pilot Teğmen Cemal yer alır.

Osmanlı hava güçleri Çanakkale’de şu bölgelerde konuşlanır: ÇanakkaleKaracaören arasındaki toprak arazi, Çanakkale’nin kuzeydoğusu, Kocaçay akarsuyunun bir kilometre güneyi, Gelibolu yakasında bir arazi, Sütlüce’nin iki kilometre güneybatısındaki düzlük…

Birinci Hava Bölüğü

1915 yılı başlarında bölgenin hava savunması için 1. Hava Bölüğü görevlendirilir. 3 Mart 1915’te bir İngiliz uçağı Seddülbahir’de düşürülür. Bunun üzerine İtilaf hava birlikleri; Gökçeada, Limni, Midilli, Sakız, Sisam ve Bozcaada’da konuşlanırlar. Bu bilgiler, Türklerin zafer kazanmasında önemli bir rol oynayan keşif uçakları sayesinde elde edilir.

Osmanlı uçakları, 1 Nisan 1915’te altı muhrip, Bozcaada’nın kuzeyinde altı büyük harp gemisi ile birkaç kömür gemisi, adanın güneyinde bir hastane gemisini keşfeder. 18 Nisan sabahında bir Türk uçağı, İtilâf güçlerinin bulunduğu Bozcaada Hava Meydanına üç adet bomba bırakarak, karşı tarafı zarara uğratır.

Havacıların yaptığı keşifler savaşın seyrini hızla değiştirir. Osmanlı pilotlarının İngilizlerin çıkarma yapacağı yerleri tahmin etmesi üzerine bu bölgelere dikenli teller çekilir.

20 Kasım 1915 tarihinde yeni bir teşkilatlanmaya gidilen Osmanlı Hava Kuvvetleri, Umur-ı Havaiye ismiyle yeniden yapılandırılır ve tayyare bölük sayısı dokuza çıkartılır. Çanakkale Cephesi’ne 1’inci ve 6’ncı hava bölükleri konuşlandırılır.

30 Kasım 1915 yılında Üsteğmen Ali Rıza ve Rasıt Orhan AK 1 Albatros tipi uçakla uçuştayken bir Fransız uçağıyla karşılaşır ve Fransız uçağının benzin deposunu vurarak, uçağı düşürürler. Başka bir tarihte ise, Türk tayyaresi monitörü bombalanır. Tam o sırada Türk deniz uçakları, İmroz’a taarruz eder ve bir İngiliz tayyare hangarını vururlar.

16 Aralık’ta bir İngiliz uçağı düşürülür, 20 Aralık’ta bir deniz tayyare pilotu esir alınır. Bu süreçte savaşın üstünlük kısmı Türklerin eline geçer. 21 Aralık’ta ise bir Fransız deniz uçağı düşürülür. İtilâf Devletleri geri çekilirken, Türk havacıları göklerdeki yerlerini korumaya devam ederler.

Taktik, dehâ ve artan önem

Savaşın başlarında keşif ve gözetleme görevi gören, bu sayede Bozcaada’yı keşfeden, istihbarat verileri elde edilmesinde önemli rol oynayan Türk uçakları, son evrede fiilen savaşta yer alırlar.

Tarihin ilk Türk hava galibiyeti Çanakkale’de gerçekleşmiştir. İtilâf Devletleri her ne kadar kara, deniz ve hava kuvvetleri açısından Osmanlı’dan çok daha üstün olsa da Türkler, keşif ve gözetleme sayesinde savaşta hep bir adım önde olmayı başarmış ve havacılığın önemi 9 Ocak 1916 tarihinden itibaren büyük bir ivme kazanmıştır.