NASA tescilli bir girişim Nanosilver NASA tescilli bir girişim Nanosilver

NASA tescilli bir girişim Nanosilver

NASA tescilli bir girişim Nanosilver

28/07/2021 09:55

Nano gümüş teknolojileri ile yeni nesil ve ileri teknoloji ürün ve çözümler üreten Nanosilver, ileri malzemeler ve sağlık uygulamaları alanında faaliyet gösteriyor
BU HABERİ
PAYLAŞ

Teknopark İstanbul tarafından 3 ayda bir yayımlanan "Target" dergisinin 11. sayısında, Nanosilver firmasının kurucuları Rona ve Tanra Gürçay kardeşler ile yapılan bir röportaja yer veriliyor.

Target dergisinin 11. sayısına, mobil uygulamamızın dergi bölümünden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz.

Dergide yer alan “NASA Tescilli Bir Girişim Nanosilver” başlıklı yazıyı, takipçilerimize sunuyoruz:

NASA TESCİLLİ BİR GİRİŞİM NANOSİLVER

Teknopark İstanbul’un kuluçka merkezi Cube Incubation frmalarından Nanosilver, dünyada çok az sayıda ülke tarafından üretilebilen ve savunma sanayii dahil birçok sektörde stratejik öneme sahip olan DSA titanyum elektrotları Türkiye’de üretmeyi başarmış bir firma. Gümüşün sahip olduğu antik bilgiyi günümüz teknolojisi ile birleştirerek kendine has bir üretim tekniği geliştiren firma, kısa bir süre önce Uluslararası Nano Teknoloji Konferansı ve Dünya Yeni Teknolojiler Konferansı’nda “En İyi Araştırma” ödüllerini kazandı. NASA’nın Mars çalışmaları yarışmasında da birincilik kazanan Nanosilver, aynı zamanda NASA’nın uzayda nano gümüşle izolasyon çalışmalarına da partner oldu. Firmanın kurucuları Rona ve Tanra Gürçay kardeşler, burada edindikleri tecrübeyi Türkiye Uzay Ajansı’na aktarmak ve Türkiye’yi nano teknoloji alanında dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline getirmek istediklerini söylüyorlar.

Nanosilver’dan, ekibinizden, iş birliklerinizden ve Teknopark İstanbul’da yaptığınız çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Teknopark İstanbul’da ileri malzemeler ve sağlık uygulamaları alanında faaliyet göstermekte ve çalışmalarımıza nano teknoloji üzerine devam ediyoruz. Ekolojik teknolojiler ile sentezlenen, üretim sırasında ve sonrasında içerisinde hiçbir atık kimyasal barındırmayan; yüzde 99,9 saflıkta gerçek nano metal ham maddeler üretmekte ve bu ham maddelerle ileri teknolojili ürünler geliştiriyoruz.

Nano malzemeler; medikal, robotik, uzay araştırmaları, gıda, turizm, tekstil, dayanıklı tüketim, arıtma sistemleri, tarım ve hayvancılık gibi birçok sektörde kullanılan, alternatifleri bulunmayan ileri malzemelerdir. Farklı sektörlerin farklı ihtiyaçlarına yönelik yeni nesil, ileri teknoloji ve uzun süre etki özelliği olan özel üretimler gerçekleştiriyor, farklı problem ve ihtiyaçlara çözüm sağlıyoruz. Bilgi ve teknoloji transferinin tamamını İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) uzun araştırmalarla geliştirilen çalışmalardan sağlıyoruz. İTÜ’den akademik bir kadronun da destek verdiği Ar-Ge ailemizde, Türkiye’nin dört bir yanından üniversite öğrencileri de bulunuyor. Ar-Ge çalışmalarımızla ve ürünlerimizin tamamının yerli ve milli olmasıyla gurur duyuyoruz.

Nano gümüş, bugün dünyada nasıl bir değer ifade ediyor? Dünya şu an bir salgınla mücadele ediyor ve antibakteriyel ürünlerin ve çözümlerin önemi arttı. Bu açıdan bakıldığında bu ürün gelecekte nasıl bir konumlanma yaşayacaktır?
Gümüş, insanoğlu tarafından antik çağlardan itibaren antibakteriyel, antiviral ve antifungal özelliği sebebiyle kullanılan kıymetli bir madendir. Nano boyutlara indirgendiğinde yüzey alanı arttığından etki gücünü ve süresini büyük ölçüde artırmaktadır. Biz de geliştirdiğimiz özgün üretim tekniğimizle, ileri teknolojiyi bu kadim bilgiyle birleştirdik. Bu teknikle dünyada üretim yapan ilk ve tek şirketiz. Pandemi dönemine katkı sağlaması umuduyla geliştirdiğimiz HYGO Nano Gümüş Hijyen Spreylerimizin uluslararası akredite laboratuvarlar tarafından COVID-19 üzerinde yüzde 99,9 etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Uzun süreli maksimum koruma özelliği ile nano gümüş, dünyanın geldiği noktada kullanılabilecek en ileri teknoloji hijyen ürünüdür. Gücünü doğadan alması, pratik kullanımı ve uzun süre etkili olması sebebiyle son dönemde dünyada nano gümüş kullanılarak birçok farklı ürün geliştirilmektedir. Biz de insanların ve diğer canlı dostlarımızın hayatına değer katabilecek yeni ürün grupları üzerinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Önümüzdeki yıllarda nano gümüş ve nano gümüşlü ürünlerin günlük yaşamda çok daha farklı alanlarda kullanılacağını market değerindeki artışlardan rahatlıkla görmekteyiz.

Kısa bir süre önce Uluslararası Nano Teknoloji Konferansı ve Dünya Yeni Teknolojiler Konferansı’nda “En İyi Araştırma” ödüllerini kazandınız. Ödüle layık görülen projenizden bahseder misiniz? Bu proje yeni ne vadediyor gelecek için?
Dünyada nano gümüş üretimi yapan çok köklü kurumlar var. Yerli ve milli teknolojimiz ile geliştirdiğimiz üretim tekniklerimizin “Yılın En İyi Araştırması” ödüllerini alması bizleri çok motive etti. Geliştirdiğimiz üretim teknolojimizle farklı boyut aralıklarında tanımlı nano materyaller üretebiliyoruz. Bu da bize farklı alanlarda kullanıma uygun çözümler sunmamızı sağlıyor. Bu sayede gelecek için yerli ve milli teknolojimizle ürettiğimiz nano malzemeleri birçok farklı alanda fayda sağlaması umuduyla konumlandırmayı planlıyor, çalışmalarımızı bu yönde ilerletiyoruz. Nano teknoloji alanında ülkemizi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil etmek için çalışmalarımıza hiç ara vermeden devam ediyoruz.

Bir başka ödül de NASA’dan gelmişti ve NASA ile çalışmaya başlamıştınız. Bu iş birliği şu an ne seyirde ilerliyor? Neler yapıyorsunuz/yapacaksınız?
Nano gümüş uzay çalışmalarında da uzun yıllardır kullanılmaktadır. Dünya dışı yaşam formu bulmak üzere yapılan uzay araştırmalarında, dünyadan herhangi bir mikroorganizmayı taşıyıp çalışmaları yanıltmaması adına uzay mekiklerindeki yüzeyler ve ekipmanlar nano gümüşle kaplanır. Projemiz 36 farklı ülkeden katılım ve projenin yer aldığı NASA’nın bilim yarışmasında 100 üzerinden 95 puan alarak ülkemizi temsil etme gururunu yaşattı. NASA’nın Mars Rover projesine katkı sağlayarak ülkemizi temsil etmek bizleri çok gururlandırdı. Burada kazandığımız bilgi ve tecrübeler ile Türkiye Uzay Ajansı’na fayda sağlayabilmeyi hayal ediyoruz.

Bugün nano teknolojiler dünya çapında stratejik konumda. Türkiye, bu alanda dünya ile kıyaslandığında nerede yer alıyor? Çalışmalarınız Türkiye’yi nano ligde nereye taşıyacaktır?
Türkiye’nin derin teknoloji ve savunma üssü olan Teknopark İstanbul’da ülkemiz için stratejik öneme sahip üretimler gerçekleştiriyoruz. Dünyada çok az sayıda ülke tarafından üretilebilen ve ülkemiz için savunma sanayii dahil olmak üzere birçok sektörde stratejik öneme sahip olan DSA titanyum elektrotları ülkemizde üretmeyi başardık. Ürettiğimiz elektrotlar agresif kondisyonlarda yapılan dayanıklılık testlerinde yurt dışından ithal edilen alternatiflerine göre çok daha başarılı sonuçlar aldı. Ayrıca tamamen yerli ve milli teknolojimizle geliştirdiğimiz bu ürünler, ithal muadillerine göre yüzde 50 oranında fiyat avantajı da sağlıyor.

Ülkemiz, her zaman her alanda öncü olmayı hak ediyor. Çalışmalarımızla, ülkemizi nano ligde dünyada bir numara yapmak istiyoruz. Daha yolun çok başında olduğumuzu biliyor, çalışmalarımızı bu amaç doğrultusunda ilerletiyoruz.

"TEKNOPARK İSTANBUL TURKİYE’NİN DERİN TEKNOLOJİ MERKEZİDİR"
Yaptığımız çalışmalarda Teknopark İstanbul’un varlığı, bizler için çok kıymetli ve yeri doldurulamaz bir anlam ifade ediyor. Teknopark İstanbul, Türkiye’nin derin teknoloji merkezidir. Teknopark İstanbul ve Avrupa’nın en büyüğü olan Kuluçka Merkezi Cube Incubation, fkirlerin hayata geçmesi için benzersiz bir ortam. Burada kendimizi bu büyük ailenin bir parçası olarak hissediyoruz. İhtiyacımız olan her konuda, Teknopark İstanbul ailesi bize destek sağlıyor. Bünyesinde finans, hukuk, stratejik yönetim, muhasebe, üretim, araştırma geliştirme, pazarlama vb. konularda fikir alabileceğimiz, konusunda uzman ekipler ve danışmanlar bulunduruyor. Bu da ihtiyacımız olan her konuda çok kıymetli olan destek ve yönlendirmeleri alarak, vizyonumuzu şekillendirmemize olanak sağlıyor.