“Milli Hedefler Doğrultusunda Yenilikçi Sistemlere İmza Atıyoruz” “Milli Hedefler Doğrultusunda Yenilikçi Sistemlere İmza Atıyoruz”

“Milli Hedefler Doğrultusunda Yenilikçi Sistemlere İmza Atıyoruz”

“Milli Hedefler Doğrultusunda Yenilikçi Sistemlere İmza Atıyoruz”

11/05/2022 13:43

STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, Teknopark İstanbul'un dergisi "Target"a röportaj verdi
BU HABERİ
PAYLAŞ

Teknopark İstanbul tarafından 3 ayda bir yayımlanan "Target" dergisinin 14. sayısında, Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM) Genel Müdürü Özgür Güleryüz ile yapılan bir röportaja yer veriliyor.

Target dergisinin 14. sayısına, mobil uygulamamızın dergi bölümünden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz.

Dergide yer alan “Milli Hedefler Doğrultusunda Yenilikçi Sistemlere İmza Atıyoruz” başlıklı yazıyı, takipçilerimize sunuyoruz:

“MİLLİ HEDEFLER DOĞRULTUSUNDA YENİLİKÇİ SİSTEMLERE İMZA ATIYORUZ”

Özellikle askeri deniz araçlarının tasarımı, modernizasyonu ve inşasında yaptıkları çalışmalarla tanınan Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM), bu alandaki gücünü siber güvenlik ve taktik mini İHA üretimine de taşıyor. Türk Donanması için önemli projeler üstlenen STM’nin İlk Milli Korvet Projesi kapsamında, Türk Deniz Kuvvetleri tarafından aktif bir şekilde kullanılan dört adet MiLGEM Ada Sınıfı Korvet’ininşasında imzası bulunuyor. STM, çok yakın bir zamanda ana yüklenicisi olduğu Test ve Eğitim Gemisi TCG UFUK (A-591)’u da teslim etmişti. Türk Tipi Hücumbot Projesi’nde de bu yıl ilk prototipin inşa edileceğini bilgisini veren STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, “Türkiye’nin ilk milli fırkateyni TCG İSTANBUL (F-515)’un ana yüklenicisi olarak gemiyi en az yüzde 75 yerlilik oranıyla 2023 yılında teslim etmek üzere çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ayrıca Türk Donanmasının denizaltı modernizasyon ve inşa projelerinde önemli görevler üstleniyoruz” diyor.

Türkiye’nin savunma sanayiinde millileşme çabalarını nasıl değerlendiriyorsunuz ve STM olarak siz bu vizyonun neresinde yer alıyorsunuz?

Bugünün dünyasında artık ülkelerin savunma sanayiinde gücünü belirleyen en önemli kıstaslardan biri teknoloji. Türkiye’de sektörümüzde, son yıllarda yerli çözümler ve milli teknolojiler geliştirilmesine yönelik süren tüm çalışmalar ise, T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) öncülüğünde sürdürülüp destekleniyor. Bu çatı himayeyle savunma sanayiinde nihai hedef ise, ülkemizin savunma sanayii ihtiyaçlarında kendine yeten ve tamamen bağımsız bir ülke olması. Biz de dahil, sektörde faaliyet gösteren tüm şirketlerin gösterdiği bu kolektif çaba, ülkemizin bu alanda elde ettiği başarıların gün geçtikçe artmasını ve savunma sanayiinde ürün ve çözümlerin yerlilik oranlarının giderek yükselmesini sağlıyor.

Biz de STM olarak kurulduğumuz 1991 yılından beri, SSB öncülüğünde savunma sanayiinde ülkemizin bağımsızlığı için ve insanlarımızın yarınlarını korumak motivasyonuyla çalışıyor; günümüzde kıyasıya süren global güç dengelerinde Türkiye’nin elini daha da güçlendirmeyi vazifemiz olarak görüyoruz. Bu kapsamda yürüttüğümüz mühendislik, teknoloji ve danışmanlık faaliyetlerimizle, askeri deniz platformlarından taktik mini İHA sistemlere, siber güvenlikten uydu ve uzay teknolojilerine kadar geniş bir skalada, yerli ve milli ürün ve çözümler geliştiriyoruz. Bugün bu çözümlerimiz, ana yüklenicisi olduğumuz ülkemizin ilk milli fırkateyni olan TCG İSTANBUL (F-515) gibi askeri deniz platformlarından, sahada askerimizin başarıyla kullandığı KARGU gibi taktik mini İHA sistemlerine varıncaya kadar farklı alanlarda şekillendi.

Ülkemizin karada, denizde ve havada gücü ve caydırıcılığını giderek artırdığı şu dönemde, sorumluluk üstlendiğimiz ulusal ve uluslararası projelerdeki kilit rollerimizi, çalışanlarının yüzde 75’i mühendislerden oluşan nitelikli insan kaynağımız, yenilikçi bakış açımız ve ARGE çalışmalarımız sayesinde başarıyla yürütüyor, ülkemizin teknoloji temelli yarınlarının inşasına katkı sağlıyoruz.

2021 yılında savunma sanayii ihracatında 3.2 milyar dolarlık rekor ihracata imza atıldı. STM, ihracat açısından Türkiye ekonomisine nasıl bir katkıda bulunuyor?

Savunma sanayiinde tasarım oldukça hayati ve gücün göstergesi. Biz de sektörümüzde, özellikle askeri deniz araçlarının tasarımı, modernizasyonu ve inşasında öne çıkmış bir şirketiz. Bu alanda ihracatta önemli başarılara imza atmış bir şirket olarak bu başarımızı, yerli ve milli teknolojilerle geliştirdiğimiz taktik mini İHA sistemleri ve siber güvenlik alanlarına da taşımak üzere hareket ediyoruz. Bu kapsamda Güney Amerika’dan Uzak Doğu’ya, 20’den fazla ülkede iş birlikleri, ihracat ve iş geliştirme faaliyetleri yürütüyoruz. STM olarak, NATO üyesi ve aynı zamanda dünyanın en aktif donanmalarından biri olan Türk Donanması ile dost ve kardeş ülke donanmalarının su üstü ve denizaltı platformlarının, daha efektif görevler yapması için tasarım, inşa ve modernizasyon faaliyetleri kapsamında, ihtiyaca özel özgün ve esnek mühendislik çözümler üretiyoruz.

Ülkemiz savunması için çıktığımız yolda, bugün mühendislik tecrübelerimizi ve teknolojilerimizi dost ve kardeş ülkelere de aktarıyoruz. Teknoloji transferi de içeren iş birliği kapsamında Ukrayna Donanması için Korvet İnşasına 2021 içinde başladık.

Pakistan Donanması için tasarladığımız, Türkiye’nin yurt dışına yapmış olduğu en büyük tonajda askeri gemi inşa projesi Pakistan Denizde İkmal Gemisi PNS MOAWIN’i Karaçi’de inşa ederek 2018 yılında teslim ettik. Yine Pakistan’ın sahip olduğu Agosta 90B Khalid Sınıfı Denizaltıların modernizasyonunda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Projede ilk denizaltıyı teslim ettik ve diğer iki denizaltının modernizasyon çalışmalarını sürdürüyoruz. Bu proje ile Türkiye’de ilk kez yabancı bir ülkenin denizaltı modernizasyon projesinde ana yüklenici olarak imzamızı atmış olduk. Başarılı bir şekilde yürüttüğümüz bu projeler sayesinde, Türkiye tarafından Pakistan Donanması için üretilecek 4 adet Ada Sınıfı Korvet Projesinde de ana tahrik sisteminin tedariki ve entegrasyonuna yönelik mühendislik kabiliyetiyle görev alıyoruz.

Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine kattığımız Taktik Mini İHA Sistemimiz KARGU da geçen yıl ihracat başarısına imza atmıştı. KARGU’ya farklı coğrafya ve ülkelerden yoğun talep geliyor. Bu kapsamda çok sayıda ülke ile görüşmelerimiz sürüyor. Bu bakış açımızla 2023’te ciromuzun yüzde 50’sini ihracattan karşılamayı hedefliyoruz.

STM olarak, Türk Donanması için yürüttüğünüz projeleri anlatır mısınız?

Askeri deniz platformları, mühendislik kabiliyetinin, teknoloji geliştirebilmenin ve bu alanda mutlaka bilgi birikiminin olması gereken kompleks yapılar. Biz de bünyemizdeki çoğunluğu mühendislerden oluşan insan kaynağımız, yerli ve özgün teknolojiler geliştirebilme kabiliyetimiz, entegratör kimliğimiz ve sektörümüzdeki tecrübemizle öne çıkıyoruz. Bu özelliklerimiz sayesinde de pek çok kritik projede önemli roller üstlenmiş durumdayız.

Ana alt yüklenici olarak önemli görevler üstlenerek teslim ettiğimiz Türkiye’nin ilk milli korvet Projesi’nde, 4 adet MiLGEM Ada Sınıfı Korvet, Türk Deniz Kuvvetleri tarafından aktif bir şekilde kullanılıyor. Türkiye’nin ilk milli fırkateyni TCG İSTANBUL (F-515)’un ana yüklenicisi olarak gemiyi en az yüzde 75 yerlilik oranıyla 2023 yılında teslim etmek üzere çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Ana yüklenicisi olduğumuz Test ve Eğitim Gemisi TCG UFUK (A-591)’u da Cumhurbaşkanımızın katıldığı törenle 14 Ocak 2022’de teslim ettik. Türk Deniz Kuvvetlerimizin lojistik ihtiyaçları doğrultusunda başlatılan Lojistik Destek Gemisi Projesi’nin ilk gemisi TCG GÜNGÖR DURMUŞ (A-574) Aralık 2021’de göreve başladı. Projenin ikinci gemisi ÜTĞM. ARİF EKMEKÇİ (A-575)’yi ise 2024 yılının ilk çeyreğinde envantere kazandırmayı hedefliyoruz. Dizayn ana yüklenicisi olduğumuz Türk Tipi Hücumbot Projesi’nde de bu yıl ilk prototipin inşa edilmesi planlanıyor.

Türk Donanmasının denizaltı modernizasyon ve inşa projelerinde önemli görevler üstleniyoruz. Ana yüklenicisi olduğumuz iki adet AY Sınıfı Denizaltının Modernizasyonu sürecini başarı ile geride bıraktık. Dört adet Preveze Sınıfı Denizaltının modernizasyonun da ise lider yüklenici olarak görevimizi sürdürüyoruz. Türkiye’nin Milli Denizaltı Projesi’nin hayata geçirilmesinde önemli bir aşama olacak Havadan Bağımsız Tahrik Sistemli Yeni Tip Denizaltı Projesi’nde (Reis Sınıfı) sorumluluklarımız bulunuyor. Bu kapsamda, dünyada sayılı ülkelerin üretimini yapabildiği, denizaltı torpido kovanlarının yer aldığı baş kısım Section 50’yi, ilk kez Türkiye’de yerli endüstriyel kuruluşlarımızın kapasitelerini geliştirerek ve mühendislik desteği vererek ürettirdik. İnsansız su üstü ve su altı sistemleri ile milli denizaltı tasarım çalışmaları ve STM 500 küçük tonajlı denizaltı konularında da yoğun bir çalışma içerisindeyiz.

STM olarak IHA Sistemlerinde ihracat potansiyeli de yüksek farklı çözümler geliştiriyorsunuz. Bu kapsamda öne çıkan çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Taktik mini İHA üretiminde Türkiye’nin öncü şirketlerinden biriyiz. Ürettiğimiz Döner Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz KARGU, Türk Silahlı Kuvvetlerimizce 2018 yılından beri etkin şekilde kullanılıyor.

Aynı ürün ailemizin üyelerinden; Sabit Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz ALPAGU da ise geçen yıl mühimmatlı atış testlerini tamamladık ve çok yakın zamanda TSK’ya teslim edeceğiz. Gözetleme ve istihbarat görevleri için geliştirdiğimiz Gözcü İHA sistemimiz TOGAN ise önemli bir diğer ürünümüz. Üç sistemimize de yurt içi ve yurt dışından yoğun bir talep söz konusu. Öte yandan, bu sınıfa geliştirdiğimiz mühimmat bırakan İHA BOYGA, RF Arayıcı Başlıklı KARGU ve zırh delici mühimmat taşıyan KARGU’yu da IDEF’te geçen yıl görücüye çıkardık. Taktik Mini İHA Sistemlerimizi; kara, deniz ve hava araçlarına entegre etmek için de çalışmalarımız var.

Milli platformlarımıza önemli yetenekler kazandıracak ve güvenlik güçlerimize sahada çarpan etkisi oluşturacak kabiliyetlerimiz bulunuyor. İHA platformlarının GPS’ten bağımsız görev yapabilmelerine imkân sağlayacak KERKES Projesi ve Sürü İHA çalışmalarımızda da ciddi ilerlemeler kaydettik.

STM’nin ekosistemine ve tedarikçilerine yönelik faaliyetleri neler?

Yürüttüğümüz tüm faaliyetlerimizde özellikle de askeri deniz platformları ve siber güvenlik alanlarındaki önceliğimiz, ekosistemle birlikte büyüyebilmek; iş birlikleriyle güçlenmek, yerli firmalarımızla geliştirdiğimiz çözümlerimizi hem ülkemizin kendi ihtiyaçları için odaklamak hem de yurt dışına taşıyarak onların da büyümelerine ve ihracat yapabilir hale gelmelerine aracı olabilmek. Bu kapsamda bugüne dek yurt içinde ve dışında yürüttüğümüz askeri deniz platformu inşa ve modernizasyon projelerinde, yaklaşık 300 sistem sağlayıcı ve 400’ü aşkın inşa malzemesi üretici ve tedarikçisiyle iş birliği gerçekleştirdik. Bizim tasarladığımız ve Pakistan Deniz Kuvvetlerine teslim ettiğimiz Lojistik Destek Gemisi projesinde, 20’e yakın kuruluşumuzun dolaylı olarak ihracat yapmasına vesile olduk.

1000’in üzerinde, tedarikçi ve iş ortağımız ile milli hedefler doğrultusunda, yenilikçi sistemlere imza atmaya devam ediyor; yetkinlik ve kabiliyetlerimizi iş ekosistemiz ile paylaşarak birlikte büyümeyi hedefliyoruz.

Üniversite sanayii iş birlikleri ya da kritik teknolojilere sahip yerli kurum ve kuruluşlarla da stratejik iş ortaklıkları yaparak kendi tasarımlarımızı üstün kabiliyetlerle donatacak AR-GE ve ÜR-GE faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bahçeşehir Üniversitesi ile yaptığımız Su altı optik haberleşme buna bir örnek olarak verilebilir.

SİBER VATANI KORUMAK BİZİM IÇIN BİR VAZİFE

Siber güvenlik konusu artık kimsenin kayıtsız kalabileceği bir alan değil ve NATO da bildiğiniz üzere operasyon alanlarına (kara, hava, deniz) Siber Uzayı ekledi. Siber Güvenlik, STM’nin stratejik faaliyet alanlarından birini oluşturuyor ve Siber Vatan’ı koruyacak milli sistemleri geliştirmeyi bir vazife olarak görüyoruz. Bu kapsamda entegratör kimliğimiz ile siber tehdit istihbaratından karar destek sistemlerine, uygulamaların güvenliğinden güvenlik seviyelerinin belirlenmesine kadar bütüncül hizmetler sunuyoruz. Bu bakış açısıyla Türkiye’nin ilk Siber Füzyon Merkezi olan STM Siber Füzyon Merkezimiz (SFM) 2016 yılından beri önemli bir rol oynuyor. TSK için yaptığımız Siber Savunma Merkezi Projesi ile Emniyet Genel Müdürlüğü’nde Siber Suçlar Daire Başkanlığı’nın Bilgi Güvenliği Projesi yürüttüğümüz kritik milli projeler arasında yer alıyor.

Şirketlerin ilgili ekiplerinin siber güvenlik süreçlerini yönetmelerine destek olan Siber Güvenlik Karar Destek Sistemimiz CyDecSys ile de zafiyetlerin otomatik tespit edilmesinden, risk yönetimi yapılması ve zafiyetlerin kapatılmasına kadar olan süreci otomatikleştiriyoruz. STM Bugshield ise, ’hacker’ bakış açısıyla, sistemlerde bulunan zafiyetlerin keşfedilmesini sağlıyor. Ayrıca siber güvenlik alanındaki uzman personelin artırılması için her yıl düzenli olarak, Türkiye’nin en uzun soluklu siber güvenlik etkinliği ‘‘Capture The FlagCTF’’ yarışmalarını düzenliyoruz.