Akademik çalışmalarda askeri tarih (Röportaj) Akademik çalışmalarda askeri tarih (Röportaj)

Akademik çalışmalarda askeri tarih (Röportaj)

Akademik çalışmalarda askeri tarih (Röportaj)


26/09/2019 17:41

Harp tarihi ve askeri strateji uzmanı Ahmet Sefa Özkaya ile röportaj
BU HABERİ
PAYLAŞ

Harp tarihi ve askeri strateji uzmanı Ahmet Sefa Özkaya ile, "Akademik çalışmalarda askeri tarih" hakkında konuştuk.

Özkaya, akademik çalışmalarda askeri tarih konusunda şunları söyledi:

Özelikle üniversite tercihi yapacak veya üniversiteden sonra yükseköğrenim, yüksek lisans, doktora gibi öğrenim yapacak olan arkadaşlarımız için şunu söyleyebiliriz: İlerleyen yıllarda özellikle askeri bilimlerde çok büyük bir eşik atlanacak. Bu atlanan eşik ne olacak? Önce bölümlerin açılması, ondan sonra yatırımların yapılması, sonra artık dünyayla yarışma seviyesi.

"Alanın öncüleri olacaklar"

Biz şu anda ilk atılımları yapıyoruz. Ama ilerleyen yıllarda bu atılımlardan sonuç beklemeye başlayacağız. Sonuçları da elde edebilmemiz için şimdi yani şu an insanların ilgisi askeri bilimlere doğru gittikçe kaymaya başladı, başlıyor. Bu net bir şekilde kendini gösteriyor. Böyle devam ederse, ki edecek gibi de duruyor,  ilerleyen zamanlarda nadirattan olacak bu arkadaşlar, yani o alana ilk defa başvurduğu zaman o alanda kendisinden önce çalışmış olan pek bir kimse olmayacak.

Yani alanın öncüleri olacaklar. Ve bunun dezavantajları olduğu gibi avantajları da var. Dezavantajı nedir? Önünüzde yol gösterecek kimse yoktur.

Avantajı veya iyi tarafı nedir? Alanın ilki sizsiniz. Yani bir gezegene gidiyorsunuz ve ilk defa siz keşfediyorsunuz. Bunun da kendi içinde bir büyüsü var. Dolayısıyla çok cazip bir şey.

Askeri bilimler veya yan bir, onun bir alt dalı olarak daha doğrusu, savunma üzerine yapılan çalışmalar Türkiye’de günden güne hem sayısı artıyor hem de niteliği artıyor. Bu tabii yine de yolun başında olduğumuz söylememiz lazım. Pek çok hususta daha yolun başındayız.

Tarih boyunca kaçırdığımız bazı trenler vardır. Biz o trenleri şu anda yakalamış olmasak bile yakalama yolunda azimle ilerliyoruz. Bunun geçmiş boyutu var, yani tarih boyutu var, bugün boyutu var, bir de yarın boyutu var. Geçmiş boyutu, tarih boyutu… Yani nedir? Bu harbin tarihi, harp tarihi.

"Bir önceki savaşa göre bir sonraki savaşa hazırlanırsınız"

Milli Savunma Üniversitesinde Harp Tarihi Araştırmaları Enstitüsü kuruldu: Fatih Harp Tarihi Araştırmaları Enstitüsü.  Yine Milli Savunma Üniversitesinde yüksek lisans, doktora yapılabilen Harp Tarihi ve Strateji adlı bir program var, bir bilim dalı var. Yine Çanakkale’de Harp Tarihi adıyla bir bölüm açıldı. Bunlar üniversitedeki bölümler veya enstitüler. Bizimkisi enstitü ve bölüm, işte Çanakkale’de de bir şey var.

Bunun dışında bizde maalesef çok geç kalmış başka bir şey vardı. Yani bu askeri konuları, geçmişi, bugünü ve yarını… Bunun üçü de üç farklı ayaktır. Hani bir sehpanın en az üç ayağının olması lazım ya durabilmesi için; iki ayakla devrilir. En az üç ayak, bunun üçü de gerekmektedir.  Bu üç ayak işte tarih kısmıdır; harp tarihi kısmı. Bu olmazsa bugünü inşa edemiyorsunuz, olmuyor. Edebilse bunu Batılılar da yapardı ama yapmadılar tabii ki öyle bir şey. Önce dününü ortaya koymaya çalıştılar ki bugün ne yapalım? Çünkü siz bir önceki savaşa göre bir sonraki savaşa hazırlanırsınız. Bir önceki savaşta yaptığınız hatalar neyse onu yapmamaya, oradan dersler çıkarmaya, oradaki gücünüzü daha da artırmaya çalışırsınız.

Hep bir önceki savaş baz alınır. “Geçen muharebede ne olmuştu? Şimdi ne yapalım?” sorusu işte geleceğe yönelik kısmı. Bu harp tarihi için o kadar geç kalmıştık ki 2016 yılında ilk defa ben TAÇ Vakfında düzenli askeri konferanslar serisi başlatmıştım. Sonra 2017’de Milli Savunma Üniversitesi başlattı; düzenli.

Yani bu işin meraklılarının dünü, bugünü ve yarınını ilgilendiren ama bir araya gelebilecekleri, bir toplantı yapabilecekleri, oturup birbirleriyle sohbet edip tartışabilecekleri, soru cevap kısmıyla bir konuyu pekiştirebilecekleri bir ortam. İkinci olarak 2017. 2018 yılında Çanakkale’de yine. 18 Mart Üniversitesi oldu üç. 2019; şu anda daha dördüncünün haberi gelmedi. Bakalım ne zaman gelecek? Ama Ankara’da mesela muhakkak olması lazım. Niye önemli bunlar? Şu yüzden önemli: Yurt dışında pek çok ekol var. Uygulamalı harp tarihinden tutun, teorik kısmından tutun, ortaya koyuyorlar.  Biz de daha yeni başladık.