“5G teknolojide bağımsızlık ulusal güvenlik için önemli” “5G teknolojide bağımsızlık ulusal güvenlik için önemli”

“5G teknolojide bağımsızlık ulusal güvenlik için önemli”

“5G teknolojide bağımsızlık ulusal güvenlik için önemli”

26/01/2021 10:50

ALCAN Systems’ın Teknik Müdürü Ahmed Akgiray, Teknopark İstanbul'un dergisi Target'a röportaj verdi
BU HABERİ
PAYLAŞ

Teknopark İstanbul tarafından 3 ayda bir yayımlanan "Target" dergisinin 9. sayısında, ALCAN Systems’ın Teknik Müdürü Ahmed Akgiray ile yapılan bir röportaja yer veriliyor.

Target dergisinin 9. sayısına, mobil uygulamamızın dergi bölümünden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz.

Dergide yer alan “5G Teknolojide Bağımsızlık Ulusal Güvenlik İçin Önemli” başlıklı yazıyı, takipçilerimize sunuyoruz:

"5G TEKNOLOJİDE BAĞIMSIZLIK ULUSAL GÜVENLİK İÇİN ÖNEMLİ"

Türkiye’nin hücresel veri konusunda Avrupa ile benzer seviyede olduğunu kaydeden Ahmed Akgiray, Türkiye’nin 5G çalışmalarına 4,5G’nin hemen arkasından start verdiğini söylüyor ve “2021’in sonları veya en geç 2022’de Türkiye 5G’de ciddi bir atılım kaydedecektir” diye ekliyor.

Teknopark İstanbul’da 2016 yılından bu yana 5G alanında faaliyet gösteren ALCAN Systems’ın Teknik Müdürü Ahmed Akgiray, 5G’nin beraberinde getireceği imkanların yanında teknolojik, finansal ve güvenlik tarafında riskler barındırdığını ve bunlara şimdiden hazırlıklı olmak gerektiğini ifade ediyor. 5G çalışmalarına erken başlayan Türkiye’nin Avrupa’dan pek çok anlamda daha iyi noktada olduğunu kaydeden Akgiray, Türkiye’nin bu milli ve yerli çalışmaların faydasının ilerleyen dönemlerde, güvenlik endişeleri söz konusu olduğunda daha iyi anlaşılacağını aktaran Akgiray, “Özellikle hızını artırmaya başlayan 5G ticaret savaşları, iletişimdeki bağımsızlığın öneminin altını çizmektedir” diyor.

5G yakın dönemin en önemli teknolojilerinden biri olarak gösteriliyor. Bu teknoloji ne vadediyor ve özellikle hangi sektörleri yakından ilgilendiriyor?

5G, 4G ve önceki standartlara göre çok daha yüksek hız, çok düşük gecikme ve çok fazla sayıda cihazın internete bağlanmasını vadediyor. Bizim kanaatimizce 5G, er ya da geç, tüm sektörlerin değişmez bir parçası olacak. Bunu akıllı telefonların ilk çıktığı günlere benzetebiliriz. 2006 yılında ilk akıllı telefon çıktığında, çoğu insan böyle bir cihaza ihtiyacı olacağını düşünmüyordu. Akıllı telefonlar olmadan internet yaygınlığı hem çok azdı hem de internet hızı için insanların beklentileri çok düşüktü. Ancak günümüzde çoğumuz akıllı telefonumuzda çalışırken veya eğlenirken, internet hızının yetersiz olduğundan şikâyet etmeye başladık. 5G de yavaş yavaş hizmete alınmaya başladığında şu an bizlerin aklına gelmeyecek sektör ve alanlarda dahi vazgeçilmez olacak.

5G’nin vaat ettikleriyle, hangi sektörlerde ilk olarak öne çıkacağını da yorumlayabiliriz. Saniyede onlarca gigabit veri hızı sağlık, finansal hizmetler, mobil veri, teknoloji vb. sektörlerde büyük fark oluşturabilir. Doktorların uzaktan bağlantıyla robotik cerrahi yaptığını hayal ederseniz, ihtiyacınız olacak en önemli iki şey yüksek hız ve düşük gecikmedir. Finansal işlemler piyasalarını düşündüğünüzde dünyanın herhangi bir borsasındaki işlemleri anında görebilme ve çok hızlı tepki verebilme fırsatı, her yatırımcının ilgisini çekecektir. Teknoloji alanında ise yapay zeka, artırılmış/sanal gerçeklik çok büyük veri transferi gerektiren ve 5G’den faydalanabilecek alanların bazıları.

5G’nin diğer bir ayrıştıran özelliği çok düşük gecikme süreleri. 5G’de bir milisaniyenin altında gecikme süreleri bekleniyor. Bu, gerçek zamanlı kontrol/ takip gerektiren sektörlerde öne çıkacaktır. Uzaktan bağlantıyla robotik cerrahi, fabrikada çalışan robotların takibi ve kontrolü, gerçek zamanlı çevrim içi oyunlar sadece birkaç örnek. 5G’nin son ayrıştırıcı özelliği ise çok yüksek sayıda cihazı internete bağlama imkanı sağlayacak olması. Bu da doğrudan nesnelerin interneti (IoT) anlamına geliyor. Kimi endüstri analistleri, Endüstri 4.0 diye tabir edilen yeni nesil sanayinin altyapısını 5G’nin oluşturacağını düşünüyor. İnternete bağlanan her bir cihazda üretilen veri miktarının düşük ancak bağlı cihaz sayısının milyarları geçebileceği düşünülüyor. Ayrıca bu gibi ortamlarda gerçek zamanlı takip de çok kritik olacak.

Özetlersek, yakın zamanda her alana girecek olan 5G’nin sektör uzmanlarınca yapılan araştırmalarda ilk evrede sağlık, sanayi, finansal hizmetler ve lojistik gibi sektörlere adapte olması bekleniyor. ALCAN Systems olarak biz de 5G’nin otonom araçlar için çok büyük bir potansiyel olduğunu değerlendiriyor ve bu konuda çalışıyoruz.

Siz firma olarak 5G alanında ne gibi çalışmaların içindesiniz?

ALCAN Systems (Adaptive Liquid Crystal ANtenna), yeni 5G hücresel standardı için vazgeçilmez olan anten sistemlerini geliştiriyor. Hem baz istasyonu hem de son kullanıcı tarafına odaklanıyoruz. Sıvı kristal teknolojisini kullanan ve muadillerine göre daha az güç tüketen ve daha az maliyetli antenlerimiz sayesinde 5G pazarına güçlü bir giriş yapmayı hedefliyoruz.

5G mobil ağları için henüz pek de konuşulmayan uygulamalarla ilgileniyoruz. Bu noktada özellikle sürücüsüz araçların veya yarı otonom diğer nakil vasıtalarının internete bağlanmasına odaklanıyoruz. Geliştirdiğimiz teknolojiyle, bu araçların 5G kapsama alanındayken 5G ağı üzerinden, kapsama alanı dışındayken ise yeni nesil yakın-yörünge haberleşme uyduları üzerinden kesintisiz ve yüksek hızlı haberleşmesini sağlamak için çalışıyoruz.

5G’nin teknolojik olgunluğa giden yolda aşması gereken temel zorluklar ve eşikler neler?

5G sistemleri, yüksek veri hızı elde edebilmek için iki ayrı frekans bandında çalışacak şekilde tasarlanıyor. İlk frekans bandı 6 GHz’in altında olan lisanslı frekanslarda; diğeri ise milimetre-dalga diye tabir edilen 24 GHz üstü frekanslarda çalışıyor. Geniş kapsama alanı için 6 GHz’in altındaki frekanslar, yüksek hız için milimetredalga bantları elzemdir. Yüksek frekansa sahip sinyaller havada yayılırken düşük frekanslı sinyallere göre çok fazla kayba uğrar. Fazla sinyal kaybı ise menzili kısıtlar. Bu da bizi 5G’nin ilk zorluğuna getiriyor. Vadedilen hızları ve kapsama alanını sağlamak için telekom operatörleri çok yüksek adette baz istasyonuna ihtiyaç duyacaktır. Birkaç yüz metrede bir baz istasyonu ve/veya tekrarlayıcı adlı cihazlar gerekeceği öngörülüyor. Teknolojik açıdan henüz Ar-Ge çalışmaları devam eden ve maliyetleri henüz istenen seviyelere inmemiş milimetre-dalga 5G sistemlerinin artan baz istasyonu sayısı ile çok ciddi bir yatırım maliyeti gerektireceği görülüyor. Buna ek olarak, bu sistemler 4G’deki benzerlerine göre daha çok güç tüketiyor ve bu da işletme maliyetlerinde kayda değer artışlar olacağına işaret ediyor.

İşte bu noktada, bizim gibi oyunun kurallarını değiştirme potansiyeline sahip start-up firmalarının önüne bir fırsat çıkıyor. Firmamız ALCAN Systems’ın geliştirdiği düşük maliyetli ve çok düşük güç tüketimi olan teknoloji, 5G pazarında çok büyük potansiyele sahip.

5G nasıl bir küresel standart sağlayacak? Türkiye’nin sahip olduğu altyapı, globalle eşit ilerlemesine olanak sunuyor mu?

Türkiye, hücresel teknoloji söz konusu olduğunda genellikle ön sıralarda yer alıyor. Avrupalı komşularımızla karşılaştırdığımızda benzer veya daha iyi durumda olduğumuzu değerlendiriyoruz. Güney Kore gibi Asya ülkeleriyse, tüm dünyada hücresel ağ teknolojilerinde lider konumda.

Türkiye’de önce 4.5G ve hemen arkasından 5G çalışmaları hızlıca başladı ve yerli baz istasyonu gibi dikkat çeken projeler geliştirildi. Mobil iletişimdeki bu hızlı adaptasyonun devam etmesini ve 5G’nin vatandaşlarımıza hızlı bir şekilde sunulmasını bekliyoruz. Bizim tahminimiz ve ümidimiz, 2021’in sonları veya en geç 2022’de Türkiye 5G’de ciddi bir atılım kaydedecektir.

5G ile alakalı en temel çekingelerden biri güvenlikte yaşatacağı zafiyet. 5G’nin güvenlik için düzenleme ve standartları var mı? Ayrıca 5G’nin yerli olması siber tehdit endişelerinin aşılmasında ne derece önemli?

Güvenlik riski 5G’ye özel bir sorun değil. Ancak çok yüksek sayıda cihazı internete bağlama potansiyeli mevcut güvenlik risklerimizi elbette artıracak. Bilgilerimizin sanal ortamdaki güvenliği konusunda daha fazla bilgi sahibi olmamız gerekiyor. İnternet ve özellikle sosyal medya firmalarının bizden elde ettikleri bilgilerle nasıl para kazandığını bilmemiz gerekiyor.

Bunlar ışığında da sanal ortamdaki davranışlarımızı şekillendirmemiz lazım. Bunların yanında 5G’ye özel bir de küresel ticaret savaşları (ABD–Çin) öne çıkmaya başladı. Avrupa Birliği ülkeleri de yavaş yavaş bu savaşta tarafını belli ediyor. Bu noktada ülkelerin haberleşme sistemlerine tam manasıyla hakim olması, bağımsızlıkları için elzem.